Bir süredir Mars'ta yaşam olup olmadığını araştıran ve kızıl gezegenle ilgili bilgiler toplayan Persevarence” adlı keşif aracı, çok önemli bir buluşa imza attı. Mars'tan toplanan ilk kaya örneklerinin uzun süre suyla temas etmiş olduğu belirlendi. Bu durum, Mars'ta eskiden yaşam olduğu ihtimalini güçlendiriyor.
ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Ajansı'nın (NASA) tarafından Mars’a gönderilen “Persevarence” adlı keşif aracı, kızıl gezegenden ilk örnekleri topladı. Mars’tan toplanan ilk kaya örneklerinin uzun süre suyla temas etmiş olduğu belirlendi. Yapılan açıklamada, bu durumun, Mars’ta eskiden yaşam olabileceği yolunda görüşleri güçlendirdiği bildirildi.
Mars projesinde görevli isimlerden Ken Farley tarafından yapılan açıklamada, “Toplanan ilk kayalar, potansiyel olarak yaşanabilir ve sürdürülebilir bir çevre olduğunu ortaya koyuyor. Uzun bir süre burada suyun bulunması çok önemli.” dedi.
NASA'nın jeoloji uzmanı Katie Stack Morgan ise yaptığı açıklamada, “Bu kayalarla ilgili ilginç bir şey de, yeraltı suları ile sürekli etkileşim belirtileri göstermeleri.” sözleriyle kızıl gezegende yaşam olabileceği yolundaki iddialara destek verdi.
TUZ MİNERALLERİ BULUNDU
Bu kayaların uzun süre suya maruz kalmasına dikkati çeken Morgan, bu kayaların içinde eski mikrobiyal yaşamı destekleyebilecek yaşanabilir belirtiler olabileceği görüşünü dile getirdi.
Öte yandan, Mars’tan toplanan kaya örneklerinde tuz mineralleri bulundu. Bu buluş, Mars’ta daha önceden su bulunduğu tezini güçlendiriyor.
“Persevarence” adlı keşif aracı tarafından alınan örneklerin aracın dünyaya dönmesinden sonra bilim insanlarına kızıl gezegende milyarlarca yıl önce hayat olup olmadığını araştırmalarına yardımcı olması bekleniyor.
NASA’nın California’daki Perseverance keşif aracı, 30 Temmuz 2020'de fırlatıldıktan yaklaşık 7 ay sonra 18 Şubat'ta Mars'a inmişti.
Mars’a gönderilen araçlar içinde en gelişmiş teknolojik özelliklere sahip Perseverance'ın kızıl gezegendeki yeni misyonunun gerçekleşmesi için altyapı çalışmalarına 2,4 milyar dolar, aracın yüzeye inmesini ve çalıştırılmasını mümkün kılan sistem için de 300 milyon dolar harcanmıştı.
Geçen ay Perseverance'ın Mars'tan ilk örnek alma denemesi başarısız olmuş, bunun üzerine NASA yeni bir protokol geliştirmişti.
ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Ajansı'nın (NASA) tarafından Mars’a gönderilen “Persevarence” adlı keşif aracı, kızıl gezegenden ilk örnekleri topladı. Mars’tan toplanan ilk kaya örneklerinin uzun süre suyla temas etmiş olduğu belirlendi. Yapılan açıklamada, bu durumun, Mars’ta eskiden yaşam olabileceği yolunda görüşleri güçlendirdiği bildirildi.
Mars projesinde görevli isimlerden Ken Farley tarafından yapılan açıklamada, “Toplanan ilk kayalar, potansiyel olarak yaşanabilir ve sürdürülebilir bir çevre olduğunu ortaya koyuyor. Uzun bir süre burada suyun bulunması çok önemli.” dedi.
NASA'nın jeoloji uzmanı Katie Stack Morgan ise yaptığı açıklamada, “Bu kayalarla ilgili ilginç bir şey de, yeraltı suları ile sürekli etkileşim belirtileri göstermeleri.” sözleriyle kızıl gezegende yaşam olabileceği yolundaki iddialara destek verdi.
TUZ MİNERALLERİ BULUNDU
Bu kayaların uzun süre suya maruz kalmasına dikkati çeken Morgan, bu kayaların içinde eski mikrobiyal yaşamı destekleyebilecek yaşanabilir belirtiler olabileceği görüşünü dile getirdi.
Öte yandan, Mars’tan toplanan kaya örneklerinde tuz mineralleri bulundu. Bu buluş, Mars’ta daha önceden su bulunduğu tezini güçlendiriyor.
“Persevarence” adlı keşif aracı tarafından alınan örneklerin aracın dünyaya dönmesinden sonra bilim insanlarına kızıl gezegende milyarlarca yıl önce hayat olup olmadığını araştırmalarına yardımcı olması bekleniyor.
NASA’nın California’daki Perseverance keşif aracı, 30 Temmuz 2020'de fırlatıldıktan yaklaşık 7 ay sonra 18 Şubat'ta Mars'a inmişti.
Mars’a gönderilen araçlar içinde en gelişmiş teknolojik özelliklere sahip Perseverance'ın kızıl gezegendeki yeni misyonunun gerçekleşmesi için altyapı çalışmalarına 2,4 milyar dolar, aracın yüzeye inmesini ve çalıştırılmasını mümkün kılan sistem için de 300 milyon dolar harcanmıştı.
Geçen ay Perseverance'ın Mars'tan ilk örnek alma denemesi başarısız olmuş, bunun üzerine NASA yeni bir protokol geliştirmişti.
