Altay’ın renkleri kırmızı ve beyazdı
Altay milli mücadelenin ve milliyetçiliğin sembol takımlarından birisiydi. 16 Ocak 1914’te kurulan kulübün ismi Türklerin Altay'dan kopup Anadolu'ya yerleşmesi dolayısıyla Altay adını aldı. Yunan, Ermeni ve İtalyan takımlarıyla yaptığı maçlarda başarılı sonuçlar elde eden, Altay'ın ilk renkleri milli renklerimiz olan kırmızı-beyazdı. İzmir’in işgali ve savaş yıllarındaki matem nedeniyle kulübün aldığı kararla renkler siyah-beyaz olarak değiştirildi.
Göztepe’nin gerçek tarihi
Göztepe Altay’dan kopan bir kulüp değildir. Altay’dan ayrılan (istifa eden) futbolcuların kurulmakta olan (Göztepe Zaferspor’a) dahil olduğu bir kulüptür. Tren yolculuğu ve kavga olayı doğrudur ama trenden inme olayı da doğru değildir. Söz konusu yolculuk 31 Temmuz 1925 günü gerçekleşmiş trendeki tartışma sonrasında semtçilik yapılmasından rahatsız olan Göztepeliler (Ferit-Fehmi Simsaroğlu, Nebil-Vedat Çobanoğlu, Necati Karagözoğlu, Muzaffer Koral) 8 Eylül’de yapılan kongrede Altay’dan istifa etmişlerdir. Gençler istifanın ardından Rahmi Filibeli, Muammer Akar, Ahmet Serimoğlu, Nüzhet Bandak, Naci Elbirlik ve Alladdin Kazanova’nın kurmakta olduğu (14 Haziran 1925) Göztepe’ye (ilk adı Göztepe Zaferspor’a) dahil olmuşlardır.
Ataylılar ayakta alkışladı
Altay’dan istifa edip Göztepe’ye katılan bu gençler o kadar asil ve o kadar onurlu insanlardır ki Altay’ı yüzüstü bırakmamak adına 10 Eylül 1925’te Altay’ın Bulgaristan şampiyonu Levski ile karşılaşacağı maçta oynamış ve eski takımlarını belkide uğrayacakları hezimetten kurtarmışlardır. Maç 0-0 bitmiş Altaylı taraftarlar istifa edip Göztepe’yi kurmaya giden bu asil gençleri ayakta alkışlamıştı. Bu gençler Altaylı’ların geri dönün çağrısına, ‘Biz ait olduğumuz yere gidiyoruz’ deyip Türk Futbol Tarihine adını altın harflerle yazdırmış Efsaneler kulübü GÖZTEPE’nin kurucuları (Göztepe’nin resmî kuruluşu Ekim 1925’tir) arasında yer almıştır.
Karşıyaka’nın ilk efsanesi Malik Yaylım
Malik Yaylım namı diğer adıyla Panter Malik. Karşıyaka’nın ilk efsanesi. 1925-1926 sezonunda rakiplerinden hiç gol yemeden Kaf-Kaf’ı şampiyon yapan Malik, İngiltere devi Arsenal’dan gelen teklifi geri çevirmiş bir kalecidir. Aynı zamanda çok önemli bir piyanist olan Malik, Karşıyaka Halk Evinde (Vapur iskelesi karşısı) düzenli olarak müzik yaparak, sanat adına da insanların yaşamına güzellikler getiren çok değerli bir müzisyendi.
İzmirspor’un rengi ve amblemi neden değişti?
İzmirspor’un ilk rengi eski kulüplerden tamamen farklı olarak mavi-beyaz'dı. Ancak renkler 29 Ekim 1931'de değiştirildi. Malül Gaziler Kupası'nda Karşıyaka ile yapılacak maç için, zamanın 1. Ordu Komutanı Fahrettin Altay Paşa mavi-beyazın 'Yunanlıları' çağrıştırdığını söyleyince futbolcular alelacele Atatürk Lisesi'nden getirilen sarı-mor renkli formalarla maça çıktı. Daha sonra genel kurulda küçük bir hamleyle renkler lacivert-beyaz olarak değiştirildi. Yeni amblem de o dönemde oluştu. Üçgen zemin içine yapılan amblemdeki 'İ' ile 'S' İşbankası'nı çağrıştırdığı için bu banka ile mahkemelik olundu. Mahkeme sonrasında amblem bugünkü şeklini aldı.
Karşıyaka ile Göztepe birleşiyor!
İzmir’in iki yakasının köklü kulüpleri Karşıyaka ile Göztepe’nin eskiden kardeş kulüpler olduğunu biliyor muydunuz? Göztepe’nin kurucu futbolcularından Muzaffer koral ile Abbsas Göçmen Karşıyaka forması giymiş kardeş takım KSK’nin Midilli’de Aris FC takımını 5-1 yendiği maçta harikalar yaratmıştı. Bu beş golün ikisi Abbas ve Muzaffer’den gelmişti. 9 Aralık 1931 yılında çıkan bir gazete ise Göztepe ile Karşıyaka’nın birleşeceğini okuyucularına bu haberle duyuruyordu.